GÜCÜMÜZÜN BİLİNCİNE VARALIM, YÜZÜMÜZÜ FAŞİZMİ YIKMAYA DÖNELİM, BAŞARALIM!
Seçim süreciyle belirginleşen ve derinleşen siyasal başarısızlık, tüm solda ¹ güçlü bir tasfiyeci dalga estirdi. Neredeyse her örgütte tasfiyeler gelişti. Bu dalga devam ediyor. Solun özeleştiri tutukluğu ve yenilenme başarısızlığı, özellikle yerel seçimlere yönelik hazırlıksızlık, tasfiyecilik dalgasının süreceğine işaret ediyor. Öte yandan, hem tabandan hem de siyasal mücadelenin dayatmasıyla gelen değişim talebi, herkesi yeniden yapılanma tartışmalarına çekiyor. Daha doğrusu buna zorluyor. Neki bu tartışmalar da "Sol çok zayıf", "neden zayıf" vb. protestocu düşünceler oldukça güçlü. Bu durum “Acaba sorun güçlü olmamak mı yoksa gücünün bilincinde olmamak mı?” sorusunu sorduruyor. Yakın süreçteki bazı deneyimlerimizi inceleyelim. Örneğin pandemiyi. Tam bir kaos aralığı. Yönetenler yönetme kabiliyetini yitiriyor. Çıkış yolu ise belirsiz. TTB, o dönem en güvenilir kurum haline geldi desek abartmış olur muyuz? Böyle bir anda, örneğin, Şebnem Korur Fincancı'nı